İsrail’in Gazze Şeridi’ne Düzenlediği Saldırılar, Geride Acılarla Dolu Kadın Ve Çocuk Hikayeleri Bıraktı Haberi

GAZZE (AA) – Gazze’de varılan ateşkes 19 Ocak Pazar günü yürürlüğe girmesine rağmen İsrail’in ağır iş makinelerinin bölgeye girişine engel olması nedeniyle Filistinliler hala enkaz altındaki cenazeleri çıkaramıyor.

• Hamas ile İsrail arasındaki esir takasında yedinci tur
• Hamas: İsrail ordusu sorumluluktan kaçmak için direnişin Bibas ailesini öldürdüğünü iddia ediyor
• İsrail basınına göre, Tel Aviv yönetimi Gazze’ye saldırıları yeniden başlatma niyetinde
• İsrail’in Gazze’deki soykırımında yaklaşık 18 bin çocuk hayatını kaybetti

Hamas, Gazze Şeridi’nde “İsrail saldırısında ölen 4 İsrailli esirin cenazesini”, ateşkes ve esir takası anlaşması kapsamında Uluslararası Kızılhaç ekiplerine teslim etmiş, teslim edilen Oded Lifshitz, Shiri Bibas, Ariel Bibas ve Kfir Bibas’ın cenazeleri İsrail’e gönderilmişti.

Hamas, Bibas ve Lifshitz ailelerine hitaben, “Çocuklarınızın size canlı dönmesini tercih ederdik ancak ordunuzun ve hükümetinizin liderleri onları öldürmeyi seçti. Onlarla birlikte 17 bin 881 Filistinli çocuğu da katlettiler.” şeklinde açıklama yaptı.

İnsan hakları kuruluşlarının raporlarında İsrail’in saldırı öncesinde evlerde kimlerin olduğunu tespit edebilecek bir teknolojiye sahip olduğuna yer verilmişti.

Buna rağmen dünya Gazze Şeridi’nde İsrail’in hayattan kopardığı çocukların acılarına ve evlatlarını kaybeden annelerin çığlıklarına gözlerini ve kulaklarını kapatmayı seçiyor.

Bu bağlamda AA, Gazze’de yaşanan ve hafızalara kazınan en trajik çocuk ve kadın hikayelerinden bazılarını derledi.

İsrail askerleri Gazze’de prematüre bebekleri ölüme terk etti

İsrail ordusu, 10 Kasım 2023’te, Gazze kentinin batısındaki Nasır Çocuk Hastanesini kuşatmış ve sağlık personelini hastaneyi terk etmeye zorlamıştı.

İsrail ordusunun Nasr Mahallesi’nden çekilmesinin ardından hastanenin prematüre bebek bölümünde yaşanan dehşetin şoke edici görüntüleri ortaya çıkmıştı.

İsrail askerleri, sağlık personelini zorla tahliye ettiği hastanede geride kalan 5 prematüre bebeği göz göre göre ölüme terk etmişti. Askerlerin bölgeden çekilmesinin ardından, bebeklerin hastane yataklarında öldüğü doğrulanmıştı.

İsrail’in saldırıları evlatları annelerinden ayırdı

Gazze’deki en üzücü hikayelerden biri de 21 Ekim 2023’te Gazze’deki bir hastanenin koridorlarında çaresizce çocuğunu arayan Filistinli bir annenin hikayesiydi.

O dönem sosyal medyada hızla yayılan videoda, Filistinli anne hastanede koşarak 7 yaşındaki oğlunu bulabilmek için doktorlara “Kıvırcık saçlı, beyaz tenli, tatlı bir çocuk gördünüz mü?” şeklinde soru soruyordu.

Ancak saatler sonra annesinin büyük bir korku ve umutla aradığı Yusuf’un cansız bedeni, hastanenin morgunda bulundu. O da İsrail saldırılarında hayatını kaybeden binlerce çocuktan biriydi.

İsrail saldırılarında çocuk, yaşlı ayırt etmedi

İsrail’in Kasım 2023’te düzenlediği bir hava saldırısı, 3 yaşındaki Rim’i ve kardeşi Tarık’ı hayattan kopardı. Onlar, 16 Aralık 2024’te öldürülen Filistinli Halid Nebhan’ın torunlarıydı.

Nebhan’ın İsrail saldırısında öldürülen, “ruhumun ruhu, canımın canı” diye hitap ettiği torunu Rim’in cansız bedenini sevdiği, gözlerini öptüğü, saçlarını taradığı ve yüzünü sildiği görüntüler de dünyada büyük etki uyandırmıştı.

Gazzeli çocuklar yaşadıkları “kabus mu gerçek mi” anlayamıyor

İsrail’in hedef gözetmeden saldırdığı Gazze Şeridi’nde Aralık 2023’te enkazdan çıkarılan bir kız çocuğu, yaralandığı saldırının ardından kendisine müdahale eden doktora “Amca bir şey soracağım. Bu bir rüya mı yoksa gerçek mi?” diye sordu.

Doktorun “Korkma, iyisin” demesine rağmen “İyi olduğumu biliyorum ama bu rüya mı yoksa gerçek mi?” şeklinde sorusunu yinelemesi yürekleri sızlattı.

Gazze’de çocuklar annelerinin ölümüne şahit oluyor

Filistin’de yaşanan insanlık dramının en acı sahnelerinden biri de Ekim 2024’te sağlık ekiplerinin, gördüğü cansız bedenin annesine ait olmadığını söylediği kız çocuğunun “O benim annem, onu saçlarından tanıyorum.” diye ağlamasıydı.

İsrail’in Gazze’ye yönelik hava saldırılarında ölen annesini, cenazesinden tanıyan Filistinli kızın “Annemi, kız kardeşimi, halamı, çocukları öldürdüler. Bizden ne istediler?” diye feryat ettiği görüntüler sosyal medyada da geniş yer buldu.

6 yaşındaki Hind Receb 3 saat boyunca ölmemek için yalvarmıştı

İsrail, Şubat 2024’te Gazze’de bir aracı hedef almıştı. Araçta akrabalarıyla birlikte bulunan 6 yaşındaki Hind Receb, ilk saldırıdan kurtulmuş ancak İsrail güçlerinin kuşatması nedeniyle araçta mahsur kalmıştı.

Receb, telefonla ulaşan Filistin Kızılayı yetkililerine “Hepsi öldü, gelin alın beni, burada tek kalmak istemiyorum. Çok korkuyorum, lütfen beni almaları için birini gönderin.” diye 3 saat boyunca yalvarmış ancak İsrail güçlerinin saldırıları nedeniyle küçük Hind kurtarılamamıştı.

İsrail güçlerinin bölgeden 12 gün sonra çekilmesi sonucu ulaşılan araçta, Hind Receb, dayısı, dayısının eşi ve 3 çocuğunun cansız bedenleri bulunmuştu.

İsrail’in saldırıları 3 günlük bebekleri hedef aldı

Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki evlerinden zorla yerinden edilerek Deyr el-Belah kentine sığınan Muhammed Ebu Kumsan ve eşi Cumane Arife, 10 Ağustos 2024’te biri kız diğeri erkek, ikiz bebek sahibi olmuştu.

Filistinli baba, 3 gün sonra bebeklerinin doğum belgesini almak için dışarı çıktıktan kısa süre sonra, İsrail ordusu herhangi bir uyarı yapmaksızın sığındıkları evi bombalamıştı.

Evde bulunan eşi ile Aysel ve Aser ismini verdikleri ikiz bebekleri ve kayınvalidesi saldırıda ölen Filistinli babanın o anki hali ve “Yalnızca 3 gün önce doğmuşlardı, onların suçu neydi, İsrail ordusu onları neden bombaladı?” sözleri yürekleri dağlamıştı.

Muhabir: Nour Mahd Ali Abuaisha