Avrupa’da “Sığınmacıları Caydırma” Politikalarının Hız Kazanması Insan Hakları Kuruluşlarının Hedefinde Haberi

Yayın: 14:10 - 26.03.2025
Güncelleme: 14:10 - 26.03.2025

BRÜKSEL (AA) – Belçika Federal Sığınma ve Göç Bakanı Anneleen Van Bossuyt, geçen hafta ülkedeki sığınmacı sayısını azaltmak için YouTube ve WhatsApp’ta kampanyalar başlattığını duyurdu.

Caydırıcı mesajları doğrudan potansiyel sığınmacılara iletmeyi hedefleyen kampanyalar, Belçika’ya sığınma başvurusu yapmayı planlayanları, bu kararlarından vazgeçirmeyi amaçlıyor.

Bu kapsamda Belçika Göçmenlik Ofisi, kurduğu WhatsApp ve YouTube kanallarıyla menşe ve geçiş ülkelerinde yayınlar yapmayı planlıyor.

Halihazırda Yunanistan ve Bulgaristan’da, Kamerun ve Gine’den gelen sığınmacılara yönelik, Belçika’daki sığınma merkezlerinin dolu olduğu mesajını veren kampanyalar yürütülüyor.

Yayınlarda Belçika’da sokaklarda uyuyan sığınmacılara dair görseller paylaşılırken sığınmacı kabul merkezlerinin dolu olduğu bilgisi yayılıyor.

“Bu, oldukça sorunlu”

Uluslararası göç politikası uzmanı ve Brüksel merkezli “Euromed Rights” isimli insan hakları kuruluşunun direktörü Sara Prestianni, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yeni federal hükümetin “caydırma kampanyası”nın göçmenlerin gelişini engelleyemeyeceğini söyledi.

Prestianni, “İnsanlar ülkelerinde savaş, çatışma ve hukuksuzluk gibi durumlar nedeniyle göç ediyor. Bu kadar çok insanın ülkelerinden kaçmasına, sosyal medyadan yapılan caydırma kampanyalarıyla çözüm bulunamaz. Bu, daha çok, yeni bir yaklaşım olduğunu göstermek için kullanılan bir propaganda aracı.” değerlendirmesini yaptı.

Belçika’da sığınmacıları caydırmaya yönelik; koruma sağlamama, barınacak yer göstermeme gibi ek yöntemler de uygulandığını anımsatan Prestianni, Avrupa Birliği (AB) genelinde geri göndermelere odaklanma, bunun için üçüncü ülkelerde merkezler kurma, böylece göç sorununu dışsallaştırma, üye ülkelerin çoğunda sağlanan korumaların kısıtlanması gibi bir eğilim olduğunu söyledi.

“Bu, oldukça sorunlu.” diyen Prestianni, şöyle devam etti:

“Her şeyden önce, çünkü bu politikaların çoğu, üye devletlerin çoğunun imzaladığı uluslararası anlaşmalara, uluslararası hukuka aykırı. Ayrıca bu tür caydırma kampanyaları gerçekten etkili olmuyor. Gözlemlediğimiz bir diğer şey de göç yolunda ölüm sayısının artması. Odaklanmamız gereken, bu. Bu yüzden göç yaklaşımını değiştirmek gerekiyor. Yasal yollar açmaya çalışmak, insanların teknelerde hayatlarını riske atmalarının önüne geçmek, göçmenlerin karşılanması için üye ülkelerde kabul sistemlerini uyumlu hale getirmek gibi çözümlere odaklanılmalı. Caydırma kampanyaları, göçe güvenlik odaklı yaklaşım, üçüncü ülkelerde geri gönderme merkezleri gibi düzenlemeler AB değerlerinin ve ilkelerinin hiçe sayılmasına yol açıyor.”

“Brüksel’de sokakta yaşayan 3 bin civarı kişi var”

Brüksel merkezli insan hakları kuruluşu Caritas International’ın koordinatörü Tom Devrient de 8 aylık boşluğun ardından geçen ay kurulan yeni sağ eğilimli hükümetin ilk icraatlarından birinin, göçmenleri caydırmak olmasının iyi anlaşılması gereken bir olgu olduğunun altını çizdi.

Devrient, “Yeni bir hükümetimiz ve şimdiye kadarki en katı göç politikasını ortaya koymakla övünen yeni bir Göç Bakanımız varken bu girişim, bir bakıma önümüzdeki beş yıl içinde yapmayı planladığı şeyin simgesi niteliğinde.” ifadelerini kullandı.

“(Brüksel’de) Sokakta yaşayan 3 bin civarı kişi var.” diyen Devrient, bu tür kampanyaların işe yaradığını ortaya koyan hiçbir bilimsel kanıt bulunmadığını vurguladı.

Devrient, insan hakları kuruluşları olarak kampanyaya şüpheci yaklaştıklarını belirterek “İnsanların istedikleri yerde sığınma talebinde bulunma hakkı vardır. Eğer Belçika’ya gelmek istiyorlarsa o zaman Belçika’nın onları kabul etmesi, kişisel hayatlarına ve Belçika’ya gelme nedenlerine bakarak değerlendirme yapması gerekir.” diye konuştu.

“Bu kampanyada kullanılan görseller bugün uydurulmuş değil. Kabul yerine erişimi olmayan birçok insanın durumu çok sorunlu. Sizi temin ederim, bekar bir adam olsanız bile iki gün sokakta zor şartlarda yaşasanız, savunmasız hale gelmeniz uzun sürmez.” tespitinde bulunan Devrient, şöyle devam etti:

“Öte yandan, bu kampanyanın yalnızca göç veren milletlere değil, aynı zamanda Belçika halkına ve özellikle de bu yeni hükümetin takipçilerine yönelik olduğuna inanıyoruz. Belçika hükümetinin tüm göçmenler için güçlü, katı ve sert bir politika belirlediğini düşünen insanları hedef alıyor. Bakan sosyal medya kampanyasını kendi Facebook sayfasından neden duyurdu? Sadece ‘Bu kampanyayı uygulayacağız’ diyebilirdi. Zaten bir basın açıklaması yayınlamıştı. İnanın bana, sığınmacılar bakanın sayfasını takip etmiyor. Seçmenleri takip ediyor. Hükümet, önümüzdeki beş yıl içinde şimdiye kadarki en katı göç politikasını uygulayacağının bir kanıtını sunmak istiyor. İnsanlar eğer onları göçe sevk eden bir şey yaşarsa, hayatları risk altındaysa AB’den ve Belçika’dan gelen hangi görüntü veya yazılı mesaja aldırış etmeyecektir.”

Devrient, savunmasız durumdaki bazı kişilerin insan kaçakçılarının da eline düştüğünü anımsatarak “Kaçakçının kurbanıysanız, nereye gideceğinize karar veren siz değilsinizdir. Belçika ya da başka bir yer.” dedi.

Devrient, “Belçika hükümetinin, uluslararası koruma başvurusu yapanları kabul etme yükümlülüğü vardır. Onlara konut, yiyecek, sosyal ve yasal destek sağlama görevi var. Belçika hükümeti zaten bu konuda son üç yıldır çok başarısız. Şimdi dördüncü yılımıza giriyoruz. Kabul etmeme, caydırma kampanyaları, aile birleşimi prosedürlerinin sertleştirilmesi, sosyal yardımlara erişimin zorlaştırılması… Bence bu, AB düzeyinde olanların bir tezahürü.” değerlendirmesinde bulundu.

Kronikleşen barınma krizi

Belçika’da sığınma başvurusu yapmak isteyenlere barınacak yer bulunmamasıyla ilgili kriz, yaklaşık 4 yıldır sürüyor.

Mülteci kabul merkezlerinin kapasitelerinin dolması gerekçesiyle yaşları ve cinsiyetleri fark etmeksizin bu kişiler, sokaklarda yatmak zorunda bırakılıyor.

Belçika devleti, Brüksel mahkemelerinde kazanılan binlerce dava ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) çıkardığı çok sayıda ihtiyati tedbir kararına rağmen krizin çözümü için adım atmıyor.

Muhabir: Selen Valente Rasquinho

Exit mobile version